Ülkemizdeki ve dünyadaki tarihi yapıların büyük çoğunluğu ciddi yangın riski taşımaktadır ve her yıl onlarcasının yanması sonucunda sayıları git gide azalmaktadır. Ülkemizde de yangın sebebiyle tahrip olan veya yok olan tarihi binaların sayısı oldukça fazladır. Barok mimarisinin medar-ı iftiharı 1908’den beri var olan Haydarpaşa Tren Garı, Üsküdar’daki Fetihpaşa Korusu, Esma Sultan Yalısı, Gazi Osman Paşa İlköğretim Okulu bunlardan sadece birkaçı. Kablolamanın ve montajın imkansız olduğu tarihi yapılarda Siemens Swing (kablosuz) dedektörler kültürel mirası koruyor.
Tarihi kültür yapıları ülkelerin geçmişten geleceğe uzanan tarih hazineleridir. Bu nedenle bu tarihi yapılar sadece ait oldukları ülkelerin değil bütün dünyanın ortak mirasıdır. Bu tarihi yapıları korumak ise hepimizin gelecek nesillere olan borcudur.
Tarihi yapıları yangından korumak konusunda alınabilecek en temel önlem yangının başlamasını engellemektir. Yangının başladığı durumda ise yangından erkenden haber alınması ve genişlemesinin engellenmesi hem insanlar için hem binalar için hayat kurtarıcı olmaktadır.
Tarihi yapılarda yangın alarm sistemleri yapıyı yangından korurken tarihi yapıya zarar vermemek için kurallara sıkı sıkıya bağlı olmalıdır. Alınacak önlemler yapının tarihi özelliklerine uygun olmalıdır.
Kablolamanın ve montajın imkansız olduğu bu yapılarda Siemens Cerberus serisinden çıkan Swing(Siemens Wireless Next Generation) dedektörler tam da bu noktada ihtiyaca cevap veriyor.
Bugün ki WSN teknolojisini ve Siemens Swing serisi dedektörleri anlamak için bu teknolojinin tarihini incelemek yararlı olacaktır. Tipik bir Kablosuz Sensör Ağ (Wireless Sensor Network WSN) kablosuz bir ortam aracılığı ile birbirine bağlanmış ve birbirleriyle bilgi alışverişi yapan yüzlerce hatta binlerce sensör düğümününden oluşur. Bir çok gelişmiş teknoloji uygulamasında olduğu gibi kablosuz sensör teknolojisinin de başlangıç noktası Askeri ve ağır sanayi uygulamalarıdır. Modern kablosuz sensör uygulamalarına en yakın uygulama ilk kez ABD ordusu tarafından 1950 yıllarda Sovyet Denizaltılarını takip etmek için geliştirildi. 1950’lerden günümüze kablosuz ağ teknolojisi bir çok alanda kullanılmaya başladı.
Siemens swing dedektör serisinin ürün portföyü bir dedektör ve bir yangın algılama butonundan oluluşur.Her swing dedektörü veya yangın ihbar butonu ağda düğüm olarak davranır,her ağ düğümü iki veya daha fazla ağ düğümüyle iletişim kurar. Bu nedenle her düğümün swing ağ geçidine doğrudan bağlanmasına gerek yoktur.
İki düğüm arasında duvar yoksa iletim mesafesi 30 m’ye kadar ulaşabilir.3 durak ile bu mesafe ağ geçidi ile en uzak dedektör arasında toplam 90 m’ye kadar çıkabilir.
İletim mesafesi beton bir duvarın araya girmesiyle 20m’ye kadar düşebilir, bu durumda ağ geçidi ile en uzak dedektör arasındaki mesafe 60m’ye düşebilir.
Her düğüm iki farklı frekans bandına sahiptir: 868 MHz-SRD bandı 23 kanal,433 MHz bandı 20 kanaldır.
Bir kanalın frekans bandı değişimi başarısız olduğunda bilgi yeniden diğer yola yönlendirilecektir. Panel “ 1yol kayıp” mesajını görüntüler.Bu mesaj 2.fazlalık yol tekrar kullanılabilir olduğunda otomatik olarak ekrandan kaybolur.
Swing dedektörler kablolamanın problem olduğu ve yangın algılama sistemi kurulumu için kısıtlı zamanın olduğu mekanlar için kusursuz bir uygulamadır.